Arama sonuçları

Lakto fermante turşu nedir? Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Lakto fermantasyon nedir? 2. Lakto fermante turşuyla market turşusu farkı 3. Fermante turşunun faydaları 4. Probiyotik turşu kurulumu Bu yazımızda lakto fermantasyon yönteminin ne olduğuna ve probiyotik özellikli yani fermante turşuların sağlığımız için ne gibi faydaları olduğuna ve son olarak da kısaca kurulumunun nasıl olduğuna değineceğiz. İyi okumalar. İlgili kurumlar Fermanteci YAKINDA BURADA evdepsikiyatrist.com Akıllıhanem İlgili diğer yazılar Evde doktor hizmeti nedir? Probiyotik laktofermante lahana turşusu tarifi Yeni bir şey öğrenmeye açık olmak Laktofermantasyon nedir? Kimileri fermentasyon dese de doğrusu fermantasyondur. Laktofermantasyon atalarımızın buzdolaplarından, sterilizasyon ve şoklama yöntemlerinden çok önceleri kullandıkları bir gıda muhafaza yöntemidir. Uygulaması oldukça basit bir yöntem olan lakto fermantasyon gıdaların havayla temas etmeyecekleri bir şekilde su ve tuzdan oluşan salamura suyunda bekletilmeleridir. Her ne kadar adında lakto bulunsa da bunun laktozla uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. Lakto fermantasyon yöntemi sebze ve meyvelerdeki glükozların bakteriler vasıtasıyla laktik asite dönüştürülmesi sürecidir. Turşular kurulduktan bir süre sonra fermantasyon yani kavanozdaki laktik asit seviyesi pik noktasına ulaşır ve süreç sonlanır. Laktofermante turşu ile market turşusunun arasındaki fark Marketlerde ve bakkallarda satılan, restoranlarda yemeğimizin yanında gelen turşuların fermante turşu olma olasılığı çok çok düşüktür. Bu turşular endüstriyel olarak üretilen, kimi zaman içlerinde kimi kimyasal düzenleyiciler bulunduran, kimyasal içeriği olmasa da limon, limon tuzu ve sirke bulunduran turşulardır. Baştan peşinen söyleyelim sonra detayına gireceğiz: fermante turşuda limon da limon tuzu da sirke de bulunmaz. Piyasada satılan turşularla evde yapılan lakto-fermante turşunun arasındaki en büyük fark bu muhteviyat özelliğidir. Limonsuz ve sirkesiz turşunun ekşi olmayacağını düşünmeyin fermante turşu da oldukça ekşimtrak bir turşudur ve tadı konvansiyonel turşulardan daha lezzetlidir. Şarap kültürü olanlar bilir. Kaliteli bir şarabı bir defa tadan biri daha kalitesiz bir şaraptan artık keyif alamaz. İşte fermante turşu ve konvansiyonel turşu arasında da benzer bir ilişki vardır. Ancak fermante turşunun ayırt edici özelliği yalnızca lezzeti değil daha sağlıklı da oluşudur. Fermante turşunun faydaları • Probiyotik zenginidir Fermante namı diğer probiyotik turşuların içinde limon ve sirke bulunmamasının başlıca nedeni sağlıkla ilişkilidir. Fermantasyon yöntemiyle kurulan turşuların ana özelliği turşusu yapılan meyve ve sebzelerde bulunan yararlı bakteriler olan laktibasilusların kavanoz içinde çoğalmalarıdır. Fermante yönteme probiyotik denmesinin sebebi budur. Oysa limon sitrik sirke asetik asit yapılardır ve oldukça baskın olan bu iki yapı kavanozu tamamen kolonize ederek probiyotiklerin yani laktobasilusların gelişmesine izin vermez. Probiyotikler bağırsak floramızı güçlendirirler. • Sindirimi kolaylaştırır Fermantasyon yöntemiyle hazırlanan sebzeler çok daha kolay sindirilirler. Bunun nedeni laktik bakterilerin gıdaları ön sindirimden geçirmeleridir. Böylece sindirim sistemimizin öğütemeyeceği büyük molekülleri oluşturdukları enzimler sayesinde parçalarlar. Ayrıca fermantasyonun glüsitleri azaltma özelliği de bulunur ki bu da sindirime kolaylaştırıcı bir katkı sağlar. • Daha besleyicidir Fermantasyon yöntemi gıdaların besleyici özelliğini arttırır. Bunu bir yandan enzimleri güçlendirerek bir yandan da toksik maddeleri nötralize ederek gerçekleştirir. Gıdaların vitamin ve besleyici özelliklerinin azalması bir yana bu özelliklerini arttırır. Yani fermante bir lahana yaprağının çiğ bir lahana yaprağından daha yararlı olduğunu söyleyebiliriz. Bu, fermantasyon dönemi boyunca mikroorganizmaların oluşturdukları C ve B12 ve K vitaminleri sayesinde mümkün olabilmektedir. Bakteriler ayrıca sebzelerdeki şekerden beslendiklerinden şeker miktarını düşürürler. İnanması güç ama lakto fermantasyonun siyanürü fitik asit ve saponin gibi toksik maddeleri bile nötralize ettiği bilinmektedir. Fermantasyon sürecinde bakteriler büyük molekülleri parçalayarak gıdaların daha erişebilir olmalarını sağlar böylece çinko, demir gibi maddelerin metabolizmamız tarafından alımı kolaylaşmış olur. Aynı şeyi protein molekülleri, amino asitler, vitaminler ve antioksidanlar için de söyleyebiliriz. Son olarak enzimlerin bir diğer faydası da fermente sebzelerle yenen diğer besinlerdeki yararlı gıdaların özümsenmesini kolaylaştırmasıdır. • Mikrobiyotayı yani bağırsak florasını kuvvetlendirir Laktofermantasyon metoduyla hazırlanmış gıdalar hem probiyotik hem de prebiyotik açısından oldukça zegnin besinlerdir. Genel anlamda bu özellik ikinci beyin de denen mikrobiyotayı kuvvetlendirir. Laktik bakterilerin kansere, kolestrole ve gıda alerjilerine karşı olumlu bir etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Fermante gıdaların prebiyotik özelliğinin ise bağışıklık sistemini kuvvetlendirici bir etkisi vardır çünkü içerdikleri lifler bünyemizdeki iyi bakteriler dediğimiz bakterileri beslemektedirler. Probiyotik turşu kurulumu Laktofermante turşuların yararları yukarıda da görüldüğü gibi bir hayli uzun bir liste oluşturmaktadır. Sağlık açısından olumlu bunca etkisi olan bu gıdanın hazırlanışı insanı şaşırtacak derecede kolaydır. Sanıldığının aksine evde probiyotik turşu hazırlamak hiç de meşakkatli bir iş değil meyve sebze yıkamaktan hallice karmaşıktır. Tercihen organik sebze ve meyvelerin yıkanıp kurutulduktan sonra yine tercihen cam kavanozlara yerleştirilmesi ve üzerlerine salamura suyunun eklenerek kapağının kapatılması kurulum için yeterlidir. Adım adım detaylandırılmış laktofermante turşu tarifi için tıklayınız .

Yaşlı yakınınızın evde refakata ihtiyacı var mı? Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Yaşlı yakınınız için evde refakat desteği gerekiyor mu? 2. Yaşlı yakınınız için evde bakım desteği gerekiyor mu? 3. Yaşlı yakınınıza hafıza sorunu odaklı bakım desteği gerekiyor mu? Yakınlarımızın evde bakım desteği almasını kararlaştırmak külfetli ve karmaşık bir süreçtir. Başlıca zorluk her şeyden önce yakınımızın artık desteğe ihtiyacı olup olmadığının net bir şekilde belirlenmesidir. Doğru kararı verip yakınımızı rahat ettirmek ve onun güvende olduğunu bilmek isteriz ama en az bu iki unsur kadar önemli olan yaşlı yakınımızın gururunun ve onurunun incinmemesidir. İlgili kurumlar Akademi Sağlık HomeCare Türkiye Alzheimer Derneği İlgili diğer yazılar Evde bakım nedir ve kimin ihtiyacı vardır? Yeşil çay - Camellia sinensis Tazelenme Üniversitesi Yaşlı yakınınız için evde refakat desteği gerekiyor mu? Evde bakım desteğine ihtiyaç olup olmadığının belirlenmesi için yakınımızın günlük yaşam ritminin gözden geçirilmesi gerekir. Yakınınız için evde refakat desteğinin gerekip gerekmediğini anlamanızı kolaylaştıracak kısa bir anket hazırladık: - Ev telefonu çaldığında yaşlı yakınımız telefonu duyuyor, güvenli bir şekilde zamanında açabiliyor mu? - Telefondaki kişiyi işitebiliyor ve iletişim kurabiliyor mu? - Yiyecekleri güvenli bir şekilde saklayabiliyor ve yenemeyecek gıdaları atabiliyor mu? - Mutfak, banyo ve yatak odalarını düzenli ve temiz tutabiliyor mu? - Yemeklerden sonra yemek yediği yeri ve tabakları temizleyebiliyor mu? - Çamaşırlarını güvenli bir şekilde yıkayabiliyor mu? Yıkadıktan sonra katlayıp yerlerine yerleştirebiliyor mu? - Güvenli bir şekilde bankaya, alış-verişe ya da ahbap ziyaretlerine tek başına gidebiliyor mu? - Alış-verişlerini düzgün bir şekilde yapıp aldıklarını eve getirip yerlerine yerleştirebiliyor mu? - Hesabını kitabını yapabiliyor, bütçesini gözetebiliyor mu? - Arkadaşlarla görüşmek, kültür etkinliklerine katılmak, dışarıda yemek yemek gibi sosyal faaliyetlerde bulunuyor mu? - Arkadaşları, komşuları ya da akrabalarıyla düzenli olarak iletişim kuruyor mu? - Bahçeyle ilgilenmek, dikiş, resim, puzzle gibi keyifli zaman geçirmesini sağlayan hobileri var mı? ​- Varsa, dolaştırmak, karnını doyurmak, tuvalet kabını temizlemek gibi evcil hayvanın ihtiyaçlarını karşılayabiliyor mu? Eğer bu sorulardan birine “Hayır” yanıtı verdiyseniz yaşlı yakınınız için evde refakat desteği gerekli demektir. Ne kadar çok “Hayır” cevabı verdiyseniz yakınınız için evde refakat desteği o oranda önem kazanmaktadır. Yaşlı yakınınız için evde bakım desteği gerekiyor mu? - Yaşlı yakınınız uyandığında yatağından kolaylıkla kalkabiliyor mu? - Düşme tehlikesi olmadan yatak odasından mutfağa ya da banyoya yürüyebiliyor mu? ​- Güvenli bir şekilde duşa ya da banyo küvetine girebiliyor mu? - Düzenli bir şekilde ve tam olarak yıkanıyor mu? - Saç sakal traşı, diş ve ağız temizliği ve tırnak bakımı gibi kişisel bakım ve temizliğini düzenli ve tam olarak yapıyor mu? - Giydiği kıyafetler temiz mi ve kirli çamaşırlarını yıkıyor mu? - Öğün atlamadan yemek yiyor ve uygulaması gereken bir diyeti varsa diyetini uyguluyor mu? ​- İlaçlarını zamanında ve doğru dozajda alabiliyor mu? - Basit bir hastalık durumunda (örneğin soğuk algınlığı) doğru ve etkili bir şekilde davranabiliyor mu? - Tıbbi cihaz kullanıyorsa söz konusu cihazı ya da cihazları tek başına doğru şekilde kullanabiliyor mu? - Doktor randevularını takip edebiliyor ve tedavisinin ne işe yarayacağını anlayabiliyor mu? - Her gün en azından yarım saat kadar hareket egzersizi yapıyor mu? Eğer bu sorulardan birine “Hayır” yanıtı verdiyseniz yaşlı yakınınız için evde bakım desteği gerekli demektir. Ne kadar çok “Hayır” cevabı verdiyseniz yakınınız için evde bakım desteği o oranda önem kazanmaktadır. Yaşlı yakınınıza hafıza sorunu odaklı bakım desteği gerekiyor mu? - Evvelki günü ya da bir önceki haftayı hatırlayabiliyor mu? - Yakınlarındaki kişilerin isimlerini hatırlıyor mu? - Isıtıcıları ya da muslukları her zaman kapatıyor mu? - Evin yolunu rahatça anımsayıp kolayca bulabiliyor mu? - Yaşlı yakınınızın güvenliği konusunda endişe duymadan kendinizi gündelik yaşamın akışına bırakabiliyor musunuz? Eğer bu sorulardan birine “Hayır” yanıtı verdiyseniz yaşlı yakınınıza hafıza kaybı yaşayan kişilere evde bakım desteği veren uzman bir ekip ya da uzman bakıcı gerekiyor demektir. Ne kadar çok “Hayır” cevabı verdiyseniz yakınınız için hafıza sorunu odaklı evde bakım desteği o oranda önem kazanmaktadır. Facebook'ta paylaş

İleri yaştakiler için meditasyon Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Meditasyon yapamak zor mudur? 2. Meditasyon nedir? 3. Meditasyonun yaşlılara yararları 4. Meditasyon yapmayı öğrenmek 5. Meditasyon araçları Kaygılarımızdan kurtulup rahatlayarak, yalnızca içinde bulunduğumuz anı algılamak, nefes alıp verdiğimizi duyumsamak, kulağa yapması kolaymış gibi gelse de erişmesi oldukça zor bir durumdur. Gündelik kaygılarımızın güdümünde kendimizi dinleme fırsatını çoğu kez farkında bile olmadan geri çeviririz. İlgili kurumlar Mindfulness Hareketi Özel NTS Medi Care MGS İlgili diğer yazılar Yalnız yaşayan yaşlı yakınımız için bakıcı Yaşlı birey ve engelli birey sağlığı için zooterapi Tazelenme Üniversitesi Meditasyon yapamak zor mudur? Meditasyon yapma fikri bize kimi zaman manasız hatta karmaşık bile gelebilir. “Nasıl oturmam gerekir?”, “Bağdaş mı kuracağım?”, “Ellerim nasıl duracak?” gibi bir dizi soru aklımızı kurcalıyor olabilir. Oysa meditasyonu bir kere deneyimlemek meditasyon yapmanın aslında ne kadar da basit ve yararlı olduğunu görmemizi sağlar. Meditasyon nedir? Meditasyon anda var olduğumuzu hissetmemizi, farkındalığımızı arttırmamızı sağlayan bir tekniktir. Genelde Budizmle ilişkilendirilen meditasyon modern dönemde stresle baş etmek ve genel anlamda zihin sağlını kuvvetlendirmek için benimsenmiş bir yöntemdir. Genel olarak bakacak olursak iki çeşit meditasyondan söz edebiliriz: Konsantrasyon – Konsantrasyon meditasyonunda nefesimize ya da bir sese odaklanırız. Tek bir şeye odaklandığımız bu meditasyon yoğun odaklanma sayesinde zihnimizi ana taşır. Mindfulness şimdiki anın farkındalık durumudur. Şimdiki an dışındaki her öge algı dışında bırakılır. Meditasyonda farkındalık, zihnin temizlenmesi olarak düşünülebilir. Bu temizlik kişinin ana odaklanmasını sağlar. Meditasyonun yaşlılara yararları Meditasyonun her yaşta insana faydası vardır ancak gözlemlenebildiği kadarıyla yaşlılara faydasının daha da fazla olduğu söylenmektedir. Araştırmalar kapsamında meditasyonun yaşlanmayla ilişkili olan telomer kaybını yavaşlatabildiği buna bağlı olarak da kalp rahatsızlıkları ve demans gibi yaşla ilişkili hastalık risklerini azalttığı düşünülmektedir. Meditasyon yalnızca insanın zihnini arındırmasını ve gevşemesini değil aynı zamanda prefrontal korteksini uyarmasını da sağlar. Prefrontal korteksin uyarılması kişinin ruh halini olumlu şekilde etkiler. Meditasyon yapmayı öğrenmek Meditasyona başlamadan önce dakikalar boyunca gevşeme alıştırmaları yapılması, özel bir konsantrasyon durumuna gelinmesi ve bunun için çok çaba harcamak gerektiğini ileri süren görüşlerin sizi caydırmasına izin vermeyin. Meditasyon oldukça kolay bir uygulamadır ve dilerseniz sadece on dakika içerisine rahatça sığdırabilirsiniz. Aslına bakarsanız meditasyon durumunu bir kere kavradığınızda dilerseniz çayınızı yudumlarken ya da asansördeyken de bal gibi meditasyon yapabilirsiniz. Meditatif bilinç halini deneyimledikçe el yıkama, yürüme gibi günlük faaliyetler sırasında da kolayca uygulayabileceğinizi göreceksiniz. Meditasyon araçları Google Play ya da App Store da “meditasyon” anahtar sözcüğüyle yapacağınız basit bir arama karşınıza bir sürü meditasyon uygulamasını getirecektir. Bunlardan size uygun olanlarını deneyebilir ve meditasyon yetinizi güçlendirebilirsiniz. Dilerseniz Meditasyon nasıl yapılır? başlıklı yazımızı okuyabilir ve önerilen basit metotlarla meditasyon deneyiminizi derinleştirebilirsiniz. Tek ihtiyacınız olan şey sakince kendi başınıza kalabileceğiniz bir yer ve bir zaman dilimi bulmak. Başlarda zihninizin oradan buraya sıçraması cesaretinizi kırmasın. Bu gayet doğal. Zamanla meditatif hal doğallaşacak ve göz açıp kapayıncaya kadar bir meditasyon ustasına dönüşeceksiniz. ​

İzmir şehrinde evde sağlık hizmetleri Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. İzmir'de hangi evde sağlık hizmetlerinden yararlanabiliriz? 2. Sağlık Bakanlığı Evde Sağlık İzmir 3. İzmir Belediyesi Evde Bakım Hizmeti 4. İzmir'de Evde Hizmet veren Özel Sağlık Kurumları Bu yazıda kısaca, İzmir'de hangi evde sağlık hizmetlerinden yararlanabileceğimizden, hangi kurumların eve sağlık hizmeti getirdiğinden ve bu hizmetlere nasıl ulaşacağımızdan söz ediyoruz. İlgili kurumlar Özel Çankaya Tıp Merkezi Sesan Artı Nefes Vakfı İlgili diğer yazılar Üç adımda evde bakım kurumu seçimi Orta ve ileri yaş için günlük antrenman Yeni bir şey öğrenmeye açık olmak İzmir'de hangi evde sağlık hizmetleri veriliyor? İzmir şehir sınırları dahilinde Sağlık Bakanlığı'nın ve Belediye'nin sunduğu evde bakım ve refakat hizmetlerinin yanı sıra özel sağlık kliniklerinin ve kabinlerinin sunduğu zengin içerikli bir sağlık hizmeti skalasından da faydalanabilmekteyiz. Bakanlık ve Belediye'nin hastanın evinde sunduğu hizmetler daha çok bakım, refakat, kişisel temizlik ve temel girişimsel sağlık uygulamaları olarak sıralanabilirken özel sağlık kurumları evde doktor muayenesi, hemşire desteği, yatılı-vardiyalı bakıcı, psikolog, beslenme uzmanı, laboratuvar tetkik hizmetleri, röntgen, medikal ekipman tedariği gibi zengin içerikli ve kapsamlı bir sağlık hizmeti vermekte. Ameliyat öncesi, hastane refakati, hasta nakli, alzheimer ve parkinson bakımı gibi özel hizmetleri de bünyelerinde bulunduran kimi kurumlar ayrıca istendiği taktirde hasta yakınlarına özel sağlık koşullarına ve evde bakım hususlarına yönelik eğitim ve danışmanlık hizmeti de vermekte. Sağlık Bakanlığı Evde Sağlık İzmir Sağlık Bakanlığı'nın sunduğu evde sağlık hizmetlerinden yararlanmak için 444 38 34 numaralı telefondan randevu almak gerekmektedir. Bakanlığın verdiği evde sağlık hizmetinden yatağa bağımlı, hareket kabiliyeti kısıtlılığı nedeniyle hastaneye gidemeyen, bası yani yatak yarası olan yatalak hastalar yararlanabilmektedir. Evde sağlık hizmeti kapsamında muayene tetkik ve bakım hizmetleri verilmektedir. Hastaya tedavi uygulanabilmesi için hastanın evde bakım ekibinin müdehalesi öncesinde uzman bir hekime görünmüş olması, hekimin kendisine bir tanı koymuş ve bir tedavi planı çıkartmış olması gerekmektedir. İzmir Belediyesi Evde Bakım Hizmeti (0232) 293 18 70 ve 71 numaralı telefondan ulaşılan İzmir Belediyesi Evde Bakım Hizmeti başvuruları talep yoğunluğuna göre yanıtlamaktadır. İzmir Belediyesi'nin verdiği evde bakım hizmetinden özellikle günlük yaşam ihtiyaçlarını kendi başına karşalayamayacak durumda olan hasta, ileri yaşta ve engelli kişiler yararlanabilmektedir. Verilen sağlık hizmeti kişisel bakım, yara bakım, psikolojik destek hizmetlerini kapsamaktadır. Ekip ayrıca gereken durumlarda ev temizliği hizmeti de vermektedir. İzmir'de Evde Sağlık Hizmetleri veren Özel Kurumlar Evde doktor, hemşire, tetkik, fizik tedavi gibi evde sağlık hizmetlerinden yararlanmak istediğimizde Sağlık Bakanlığı'nın ve Şehir Belediyeleri'nin evde bakım hizmetlerinin dışında özel sağlık kurumlarının evde sağlık hizmetlerinden yararlanmayı da tercih edebiliyoruz. İzmir'de evde bakım ve sağlık hizmetleri sunan birçok özel hastane, özel sağlık kabini gibi birçok sağlık kurumu bulunmakta. Acil Tıp Ambülans Biomik Laboratuvar Evim Sağlık - İzmir Hemşire Medikalkalp Evde Bakım İzmir sınırları içerisinde evlerimizde sağlık hizmetleri veren diğer kurumları görüntülemek, kurumların kapsamlı hizmetlerini öğrenebilmek ve dilerseniz tek tıkla kurumlarla iletişime geçmek için tıklayın Facebook'ta paylaş

Evde Hasta Bakım Hizmetleri Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Evde hasta bakım hizmetleri 2. Evde hasta bakım hizmetleri neleri kapsar? Evde hasta bakım hizmetleri engelli, yaşlı, hasta ya da henüz yeni bir ameliyatın etkisi ile bakıma ihtiyaç duyan bireylerin kendi tercih ettikleri ortamda aldıkları bakım hizmetleridir. İlgili kurumlar Hasta ve Yaşlı Bakımı Evde Ultrason & Röntgen Palyatif Bakım Derneği İlgili diğer yazılar İstanbul evde bakım ve sağlık hizmeti kurumları Alzheimer belirtileri nelerdir? 60 yaşından sonra sosyal yaşam Evde Hasta Bakım Hizmetleri Evde hasta bakım hizmetleri engelli, yaşlı, hasta ya da henüz yeni bir ameliyatın etkisi ile bakıma ihtiyaç duyan bireylerin kendi tercih ettikleri ortamda aldıkları bakım hizmetleridir. Evde yaşlı bakımı ya da hasta bakımı kişinin yakınlarına kolay gözükse de çoğunlukla dikkat edilmesi gereken detaylara sahip olan ve profesyonel kimseler tarafından sağlanması gereken hizmetlerdir. Özellikle kronik hastalığı olan ya da ameliyat ve benzeri operasyonlardan sonra bakıma ihtiyaç duyan kişilerin alacağı bakım hizmeti ve desteğin tıbbi detaylara hakim, hastanın ihtiyaçlarını gözeten ve alanında tecrübeli profesyoneller tarafından sağlanması yüksek önem teşkil etmektedir. Hasta kişiler bakıma ihtiyaç duydukları bu gibi durumlarda yakınlarının yanında olmaktan mutluluk ve huzur duyabilirler. Bunun yanı sıra, hastanın ihtiyaç duyduğu hizmeti alırken alışkın olduğu ve kendini rahat hissettiği bir ortamda olması da çok önemli bir detaydır. Bu noktada, hastanın veya yakınlarının kendi seçeceği bir ortamda ya da genel olarak evlerinde talep edeceği bakım hizmetleri, aynı zamanda hastaların bakımı esnasındaki konforlarını artırmaktadır. Evde Hasta Bakım Hizmetleri Neleri Kapsar? Evde hasta bakım hizmeti temel olarak bir hasta ile sağlık çalışanı veya çalışanlarının ev ortamında bir araya geldiği hizmetlerdir. Evde bakım hizmetlerinin öncelikli amacı hastaların hayatına kaliteli bir şekilde devam edebilmesi için gerekli hizmetin sağlanmasıdır. Evde hasta bakımını sağlayan sağlık çalışanları hastaların teşhis ya da tedavisi konusunda karar verici kişiler olmayıp yalnızca hastanın günlük hayatındaki konfor ve stabil durumun sağlanmasında yardımcı olacak profesyonellerdir. Bu hizmetler kapsamında hastanın ev ortamında ilaçlarının düzenli ve saatinde olacak şekilde verilmesi, sağlık durumunun kontrol edilmesi ve olası acil durumlarda gerekli önlemlerin alınması s ağlanır. Bunun yanı sıra, evde hasta bakımı kapsamında sağlık çalışanı tarafından özel beslenme gereksinimleri olan kişilerin beslenmesinde yardımcı olunur ve gerektiğinde kan ya da idrar testi gibi testlerin numuneleri hastaneye iletmek üzere alınır. Evde hasta bakımı hizmetini almak istediğinizde Sağlık Bakanlığı’na başvurabilir ya da özel evde hasta bakımı hizmetlerinden yararlanarak hemşire ya da sağlık memurlarından destek alabilirsiniz. Facebook'ta paylaş

Evde fizik tedavi ve fizyoterapist hizmeti Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Fizik tedavi nedir ne işe yarar? 2.Fizik tedavi hangi durumlarda uygulanır? 3. Fizik tedavi teknikleri 4. Fizik tedavi seansı nasıl ilerler? 5. Evde fizik tedavinin farkı nedir? 6. Evde fizik tedavi hizmeti veren kurumlar 7. Şehir şehir evde fizik tedavi kurumları Evde fizyoterapi kas ve eklem yapılarının hareket becerisini sağlıklı bir konuma getirmeyi sağlayan ve bilimsel olgulara dayanan bir evde sağlık hizmeti türüdür. Bu yazıda hangi sağlık koşulları için fizik tedavi uygulamalarına başvurulduğunu, fizyoterapinin çeşitlerini ve son olarak da evde fizik tedavi sisteminin nasıl uygulandığını ve Türkiye'de şehirler bazında evde fizik tedavi hizmeti veren kurumları ele alıyoruz. İlgili kurumlar Delta Evde Sağlık Romatem Yaya Derneği İlgili diğer yazılar Fizyoterapist Dengenizi test etmenin basit bir yolu İkinci Bahar Akademisi Fizik tedavi nedir ne işe yarar? Dünya Sağlık Örgütü, Fizik Tedavi'nin önemini vurgulamak ve toplumsal bir duyarlılık oluşturmak amacıyla 1996 yılında 8 Eylül tarihini Dünya Fizik Tedavi günü ilan etti. Dünya çapında bir "günü" olan fizik tedavi neden bu kadar önemli peki? Bu soruyu yanıtlamak için fizyoterapinin ne olduğunu ve ne işe yaradığını kısaca hatırlamak yeterli olacaktır. Fizyo terapi her yaşta insanın kas ve eklem problemleri nedeniyle yaşayabildiği hareket sorunlarını aşmasına yardımcı olan ve kişinin gündelik işlevsel hareketlerini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmesini hedefleyen bir tedavi yöntemidir. Yani kısaca söyleyecek olursak fizyoterapi kas ve eklem yapısının gündelik yaşamı sekteye uğratmayacak şekilde işlemesini sağlayan bir tedavi biçimidir. Fizik tedavi hangi durumlarda uygulanır? • Fizik tedavi bir yandan çeşitli hastalık ve patolojilere karşı etkili diğer yandan da olası sakatlanmalara karşı önleyici bir uygulamadır. • Kas ağrıları: Kas katılıklarına ve ağrılarına iyi gelir, kan dolaşımını arttırır bu sayede ağrı kesici kullanım ihtiyacını azaltır. • Artrit: Eklem sıkışmalarını rahatlatır ve kasa kan akışını arttırır böylece kişinin hareket kabiliyetini güçlendirir. Aynı zamanda kas gücü kazanımı sağlar. Fizik tedavi egzersizlerinin zorluğu kişinin sağlık koşulları ve yaşına göre belirlenir. • Readaptasyon: Readaptasyon ya da reedükasyon denen süreçler ciddi bir kaza geçirmiş ya da tıbbi bir komplikasyon yaşayan hastanın rahat etmesini sağlar. Fizyoterapistler kardiyak ve pülmoner rehabilitasyon yöntemleriyle kas gücünü arttırmayı, beden fonksiyonlarının sağlıklı bir hale gelmesini ve kan dolaşımını düzenlemeyi hedefler. • Yaşa bağlı sağlık sorunları: İleri yaşla birlikte oluşabilien sağlık sorunlarının daha konforlu bir şekilde geçirilmesini hedefler ve kişiye yaşadığı tıbbi komplikasyona rağmen maksimum yaşam konforu sağlar. • Denge sorunları: Fizik tedavi, kas kullanımı ve kas güçlendirme seansları yardımıyla kişinin yaşadığı denge güçlüklerini azaltır. • Düşme nedenli sakatlanma: Beden koordinasyonunu ve denge unsurlarını kuvvetlendiren fizyoterapi seansları özellikle eklem ve kas kütlesinin zayıfladığı ileri yaşlarda kişinin beden kontrolünü sağlamlaştırdığından sakatlanmalarla sonuçlanabilen düşme riskini azaltır. • Ameliyatı önler: Kimi durumlarda fizik tedavi seanslarının sağladığı iyileşme kişinin ameliyat olmasını engelleyebilmekte, yani ameliyata gerek kalmadan iyileşme göstermisini sağlamaktadır. Fizik tedavi teknikleri Fizik tedavi seansları sırasında çeşitli teknikler uygulanabilmektedir. Bunlar sırasıyla • Terapötik masaj yöntemi: Yumuşak dokunun masaj yoluyla hareket ettirilmesi kasların gevşemesine ve şişkinlik bulunan bölgelerde şişliğin azalmasına yardımcı olur. Kan dolaşımını da destekleyen masaj eklem ve kas zedelenmelerindeki acıyı hafifletir. • Ultrason: Yüksek frekanslı ses dalgaları hücresel faaliyeti ve kan dolaşımını tetikleyerek derin doku yaralarını tedavi etmek için kullanılır. Yöntemin amacı acıyı hafifletmek ve tedavi sürecini hızlandırmaktır. • Elektroterapi: Fizyoterapist hastanın sorunlu bölgesine elektrotlar aracılığıyla elektrik akımı verir. Akım kasların gerilmesini sağlar. Bu yöntem lazer ve ultrason uygulamalarılya birlikte kullanılabilmektedir. • Termoterapi ve kriyoterapi: Kas sıkışması durumlarında uygulanan ısı ve soğuk uygulamalardır. Termoterapide uygulama sıcak torbalarla kriyoterapide ise buz torbalarıyla gerçekleştirilir. Fizik tedavi seansı nasıl ilerler? İlk seansta fizyoterapist hastanın sağlık koşulunu ve şikayetini değerlendirir. Bu değerlendirmenin yapılması için terapist hastadan çeşitli hareketler yapmasını isteyebilir. Bu sayede terapist hastanın hangi hareketlerde ne derece zorlandığını ve hanstanın bedenin nerelerinde ya da hangi kas gruplarında sorun olduğunu anlayabilir. Yine ilk seans sırasında fizyoterapist hastanın genel sağlık koşullarını varsa alerjilerini ve fobilerini öğrenir. Bu bilgiler tedavi seanslarında kullanılacak yöntemlerle hastanın uyumlu olup olmadığını belirlemek açısından önemlidir. Hastanın şikayetler ve genel durumuna göre ilk seansta masaj uygulaması, gerinme egzersizleri ve lazer ve ultrason gibi teknolojik yöntemler kullanılabilir. Elektro ve hidroterapi de yine hastanın şikayetine bağlı olarak kullanılabilen yöntemlerdir. Evde fizik tedavinin farkı nedir? Evde fizik tedavi ile hastane ya da klinikte fizik tedavinin başlıca farkı evde tedavide tüm tedavi sürecinin hastanın evinde gerçekleştirimesidir. Hidroterapi ya da elektroterapi gerekmeyen durumlarda mobil sağlık ekipleri tıbbi ichazlarını da yanlarında getirerek hastanın evinde seans uygulamasını yapabilmektedirler. Kısacası evde fizik tedavi hastanede ya da klinikte tedaviye kıyasla muazzam bir konfor sağlar. Zaten hareket etmekte zorlanan, sakatlanmış ya da ağrı içindeki hasta rahatını bozmadan olduğu yerde tedavi seansının kendisine gelmesini bekler. Türkiye'nin birçok şehrinde evde fizik tedavi hizmeti sunan birçok sağlık kurumu bulunmaktadır. Hastanın yaşadığı şehirde hangi kurumların bu hizmeti verdiğini öğrenmek için evde fizik tedavi hizmeti veren kurumları görüntülemek için tıklayın . Evde fizik tedavi hizmeti veren kurumlar Evde fizik tedavi hizmetini özel hastaneler, klinikler ve sağlık kabinleri kendi kadrolu fizyoterapistleri ya da anlaşmalı oldukları fizyoterapistler aracılığıyla vermekteler. Hizmetinden yararlanmak istediğiniz kuruma adresinize yönlendirecekleri fizyoterapistin kadrolu çalışanları olup olmadğını ve daha da önemlisi eğer henüz Fizik Tedavi Raporunuz yoksa ve muayene olmak istiyorsanız gelecek kişinin tanı koyma yetkisi olup olmadığını sormalısınız. Fizyoterapistlerin tanı koyma yetkisi ve evde muayene konusuyla ilgili detaylı bilgi için tıklayın . Şehir şehir evde fizik tedavi kurumları • Adana Taştan Evde Sağlık • Ankara Güven Hastanesi Özel NTS MediCare • Antalya / Alanya Syedra Medical Group • Balıkesir Bandırma Fizyoterapi • Bursa Medicabil Romatem • İzmir Acil Tıp Ambülans Evde Hemşirelik Hizmetleri Yaşam Evde Sağlık Ege'de özellikle İzmir şehrinde ev ortamında fizyoterapi görmek için bir çok özel sağlık kurum seçeneği bulunmaktadır. Bu sağlık kurumlarının detaylı bilgilerine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. • İstanbul Akademi Sağlık Evde Sağlık Hizmetleri Avrupa G-Therapy • Kocaeli Kocaeli Evde Fizik Tedavi Romatem • Mersin Lavinia Danışmanlık • Samsun Romatem Diatek Evde fizik tedavi hizmeti veren tüm kurumları görüntülemek için tıklayın . Facebook'ta paylaş

Müzik terapisi Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Well being için olmazsa olmaz evrensel dil: müzik 2. Müziğin zihin ve beden üzerindeki olumlu etkileri 3. Nörodejeneratif hastalarda müzik terapisi İnsan müziğe karşı tüm yaşamı boyunca duyarlıdır. Gerek huzur veren melodiler, gerek odaklanma gerekse de öğrenme anlamında müzik hayat boyu insanın yanıbaşındadır. Evrensel bir dil olan müzik artan bir şekilde ileri yaştaki bireylerin tedavi ve bakım süreçlerine dahil edilmekte böylece yaşlı bireylerin müziğin pozitif etkileri sayesinde kognitif becerilerinin ve hafızalarının beslenmesi öngörülmektedir. Müzik aynı zamanda harika bir sosyalleşme aracıdır da. İlgili kurumlar Fonksiyonel tıp Temas + Nur Asansör İlgili diğer yazılar Demans belirtileri nelerdir? Beyin jimnastiği Can dostu, yol arkadaşı, refakatçi evcil hayvan Well being için olmazsa olmaz evrensel dil: müzik Müzik iletişimi sözcüklerin ötesine taşır. Kuşaklar arası geçişkendir ve etki alanı oldukça geniştir. Bedensel, duyusal ve yanımızdakilerle birlikte deneyimleyebildiğimiz için aynı zamanda da sosyalleştirici bir araçtır. Bu özellikleriyle müzik duygusal bir boyut barındırır ve kişilikle doğrudan bağlantı kurar. Müzik ileri yaştaki bireylerin birliktelik duygusunu tatmasını ve olumlu düşünce ve duygular deneyimlemelerini sağlar. Anksiyeteyi dindirir, konsantrasyonu, hafızayı ve dil becerisini besler. Müzik dinleyen kişinin beyninde salgılanan dopamin kişide bir iyi olma, iyi hissetme hali yaratır. Müziğin aynı zamanda iyileştirme etkisi de bulunmaktadır. Sakinleştirici etkisinin yanı sıra hafızayı ve bedeni uyarır. Bu amaçla gerçekleştirilen müzik dinleme seanslarına müzik terapisi adı verilir. Müziğin zihin ve beden üzerindeki olumlu etkileri Müzik terapisi yöntemi müzik aracılığıyla duyguların dışa vurulması ilkesine dayanır. Şarkı söyleme, enstrüman çalma esnasında tam aktif, dinlenen müziğe eşlik etme sırasında ise kısmen aktif bir mod söz konusudur. Bu terapi biçimi anksiyolitik ve nöroleptik ilaçların hafif bir alternatifi olarak düşünülmekte ve kimi durumlarda ilaç dozunun azaltılması için uygulanabilmektedir. Herhangi bir müzik bilgisi gerektirmeyen bu terapi biçiminin yalnız yaşayan ya da kötümser düşünce eğilimleri olan yaşlı bireyler ve yaşlı hastalarda başlıca faydaları şu şekildedir: - Ruh hali: özellikle uzun süredir hasta olan kişilerin sağlık durumlarını kabullenme konusunda moral olur ve çevrelerindeki aile yakınları ya da bakım elemanlarıyla daha iyi iletişim kurmalarını sağlar. - Acı : sakinleştirci bir müzik endorfin üretimini tetikler ve ağrılarla anksiyeteyi yumuşatır. Bu tarz müzikler özellikle palyatif bakım döneminde, ameliyat öncesi ve sonrasında ve kronik ağrı tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadırlar. - Serebral aktivite: dopamin yaratıcılığı arttırır, ve özellikle enstrüman çalanlarda hafızayı besleyip uyarır. - Bedensel efor : yorgunluk algısını değiştirir. Endorfinler enerji verir. - Stres : müzik stres hormonu olan kortisol seviyesini düşürerek dayanıklılığı arttırır. - Uyku : dingin, yumuşak bir müzik onarıcı bir uykuya dalmayı sağlar. Dingin ve huzurlu ritmi kasları, nabzı, nefesi ve kalbi etkiler. Nörodejeneratif hastalarda müzik terapisi İleri yaştaki nörodejeneratif hastalar üzerinde müziğin bir çok faydalı etkisi bulunmaktadır: Alzheimer ya da demans vakalarında müzik kimi durumlarda bazı anıların canlanmasına yardımcı olabilmekte ve hastanın bu anıları çevresindekilerle paylaşma arzusunu tetikleyebilmektedir. Hafızayı canlandırmanın ötesinde müzik öğrenmeyi de teşvik etmektedir. Herhangi bir cümleyi hafızasında tutmakta zorlanan bir hasta yeni bir melodiyi öğrenebilmekte ve akıldan tekrar edebilmektedir. Terapi sırasında hasta kayıtsızlığı ve tepkisizliğinden sıyrılıp odaklanma ve inisyatif alma becerilerini çalıştırabilmekte aynı zamanda da çevresindekilerle iletişim kurma fırsatını yakalayabilmektedir. Parkinson hastalığı vakalarında müzik terapisi uzuvların koordinasyonunun, yürüyüş becerisinin, jestlerin tutarlılığının ve dayanıklılığın çalıştırılmasını sağlar. Dans uzuvların hareketsizliğine ve denge sorunlarına meydan okuduğundan parkinson hastası bu terapi sırasında fiziksel olarak ılımlı derecede çalışmış olmaktadır. Yine bu hastalık durumunda da dil becerisi üzerinde çalışılabilmektedir. Kalp krizi geçirmiş ya da ani kalp durması yaşamış hastalarda bir enstrüman çalmak ya da müzik dinlemek motor ve dil becerilerinin reedüke edilmesi için kullanılan bir yöntem. Genel olarak baktığımızda müziğin hastalara depresyonla baş etmeleri anlamında destek olduğunu ve yaşam kalitelerini yükselttiğini söyleyebiliriz. Yukarıda adı geçen hastalıkları tedavi etmese ve bu hastalıkların seyir hızını yavaşlatmasa da hastalara özgüven ve sosyal iletişim anlamında katkısı anlamlı.

Özel Sağlık Kabinleri / Evde sağlık hizmetleri Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Sağlık Bakanlığı Genelgesi ne diyor? 2. Evde bakım hizmetleri neleri kapsıyor? 3. Diğer ek hizmetler 4. Sağlık kabini açmanın şartları Sağlık Bakanlığı'nın Sağlık Kabini Genelgesi'nde sağlık kabini açma şartları detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Söz konusu şartları ana hatlarıyla aktarıyoruz. İlgili kurumlar Life Mobil İstanbul Sağlık Kabini YAPODER İlgili diğer yazılar Evde sağlık hizmeti türleri ve personeli Yaşlı birey ve engelli birey sağlığı için zooterapi Orta ve İleri yaş grupları için etkinlik takvimi Sağlık Bakanlığı Genelgesi ne diyor? Sağlık Bakanlığı'nın 1997-3 sayılı genelgesi sağlık kabini açma ve işletme şartlarını, esasa uygunluk şartlarını, sağlık kabininde bulundurulabilecek tıbbi malzemelerin listesini, ilaçların listesini ve sağlık kabinlerinin sunabileceği hizmetleri belirtmiştir. Bu genelgeye göre sağlık kabinlerinde sunulabilecek hizmetlerin içinde evde hasta bakım hizmetleri de bulunmaktadır. Evde bakım hizmetleri neleri kapsıyor? Yine Sağlık Bakanlığı'nın genelgesine göre evde bakım hizmetleri kapsamında sağlık kabinlerinin başlıca uygulamaları şöyle: • Pansuman uygulamaları • Minör cerrahi müdahaleler • Enjeksiyon uygulamaları • Serum takılması • Kulak lavaj uygulaması • Acil yardım uygulamaları • Evde hasta bakım hizmetleri • Sonda takma çıkartma Diğer ek hizmetler Yukarıda sıralanan başlıca evde bakım hemşirelik hizmetleri dışında kimi sağlık kabinleri bir takım ek hizmetler de verebilmektedirler. Bu ek hizmetler arasında öne çıkan belli başlı hizmetler şöyle sıralanabilir: • Evde doktor muayenesi hizmeti • Evde fiziktedavi hizmeti • Evde refakatçi hizmeti • Hastanede refakatçi hizmeti • Evde kan alma hizmeti • Evde laboratuvar hizmetleri • Evde görüntüleme hizmetleri • Ambülans hizmeti • Hasta nakil hizmeti Sağlık kabinleri bu gibi ek hizmetleri anlaşmalı oldukları doktor, fizyoterapist gibi uzmanlar ya da aracı kurumların yardımıyla vermektedirler. Sağlık kabini açmanın şartları nelerdir? Kısaca özetleyecek olursak sağlık kabini açacak kişinin, bakanlık genelgesinde ebe, hemşire ya da Toplum Sağlığı Bölümü mezunu bir sağlık memuru olması gerektiği belirtilmiştir. Facebook'ta paylaş

Evde Bakım hizmeti veren hemşire kimdir? Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Evde Bakım hizmeti veren hemşire kimdir? 2. Evde bakım hizmeti veren hemşirenin sorumlulukları nelerdir? Evde hemşirelik hizmeti almak istiyorsanız buradaki bilgilere bir göz atmak isteyebilirsiniz. İlgili kurumlar Evde Hemşire İstanbul Medical Center Artı Nefes Vakfı İlgili diğer yazılar Hasta bakıcıyla hemşire arasındaki fark nedir ? Ginkgo şanını hak ediyor mu? Bir kazan-kazan ilişkisi: yaşlı birey ve evcil hayvan Evde Bakım hizmeti veren hemşire kimdir? Adından da anlaşılacağı gibi ev içinde bakım hizmeti veren hemşire evinde sağlık, bakım ya da tedavi hizmeti almak isteyen yaşlı bireye söz konusu hizmetleri kişinin gereksinimlerini karşılayacak ve doktorun belirlediği bakım ya da tedavi yöntemine uyacak şekilde yerine getiren kişiye verilen isimdir. Ülkemizde ne yazık ki geriatri hak ettiği önemi görmemekte ve evde yaşlı bireye hizmet verecek kişinin belirli bilgi ve becerilerle donatılmış, bu bilgi ve becerileri Sağlık Bakanlığı onaylı bir kurumdan edinmiş olması gerektiği sıklıkla göz ardı edilmekte, yaşlı birey bakımının ve yaşlı hasta bakımının önemi küçümsenmekte, çoğunlukla hemşirelik hizmetini “deneyimli” bir bakıcı ya da refakatçinin verebileceği düşünülmektedir. Oysa burada unutulmaması gereken söz konusu hizmetin sanılabilenin aksine yaşamsal önemde olduğudur. Bu nedenle hemşireliği bakıcılık ya da refakatçilikle karıştırmamak, ev içi yaşlı bireye hemşirelik hizmeti verecek kişinin yine Bakanlık tarafından resmi anlamda tanınan bir eğitim öğretim programını bitirmiş olması gerekmekte, ayrıca hizmet alınacak hemşirenin bir sağlık kuruluşunda geriatri biriminde çalışmış olması tercih sebebi olmalıdır. Evde bakım hizmeti veren hemşirenin sorumlulukları nelerdir? Evde bakım hizmeti verecek olan sağlık görevlisi hemşirenin sorumlulukları Türk Tabipler Birliğinin “Evde bakım hizmetleri sunumu hakkında” başlıklı yönetmelikte açıkça belirtilmiştir. Yönetmeliğe göre evde bakım hizmeti veren hemşirenin sorumlulukları - Hekimin yazılı ve imzalanmış tedavi planını teslim almak ve bu planı resmi olarak işlemek, tedavi planının uygulanmaya konmasını sağlamak ve tedavi verilerini kayda geçirmek, - Hastanın prosedüral işlemlerinin yürütülmesinde doktora ve diğer sağlık çalışanlarına destek olmak, - Hasta tedavi ve bakımındaki planın gerekliliklerini yerine getirmek, verileri değerlendirmek, kayda almak ve hekime bildirmek, - Tedavi planına uyumlu şekilde hastaya ağızdan ya da serum yoluyla verilmesi gereken ilaçları vermek ve kayda almak, verilen ilaçların yan etkileri olup olmadığını gözlemlemek, kayda geçirmek ve doktora bildirmek, - Bakım sırasında gerekecek malzeme hakkında talepte bulunmak, mevcut malzemenin yeterli olup olmadığını, çalışıp çalışmadığını denetlemek - Bakım sırasında kullanılan malzemeyi işlem sonrasında temizleyip dezenfekte etmek ve gerekli olduğu durumlarda sterilizasyona hazır etmek, - Bakım hizmeti verdiği bireyi ve bireyin ailesini, önceden doktorla kararlaştırılan sınırlada kalmak kaydıyla, verilecek tedavi ve bakım hizmeti konusunda bilgilendirmek, - İhtiyaç doğrultusunda hizmet verdiği bireye ve ailesine, hastanın kendi kendisine bakabilmesi ya da ailesinin bakımı üstlenebilmesi için gerekli konularında bilgi vermek, - Hizmet boyunca eylemlerini hasta haklarına ve etik kurallara riayet ederek gerçekleştirmektir. Facebook'ta paylaş

Tai Chi Chuan ya da Qi gong yapmak Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Tai chi ve Qi gong hakkında ne biliyoruz? 2. Tai chi ve Qi gong uygulamalarının faydası konusunda ne biliyoruz? 3. Tai chi ve Qi gong ne kadar güvenli? 4. Tai Chi ve Qi Gong nedir? 5. Dahası Günümüz değerlerinin bizi içine sıkıştırdığı ikilik ya da düalist diyebileceğimiz değerler dünyasının esaretinden kurtulmak doğudan gelen ikicillikte birlik, bütünlük algısı sayesinde mümkün. İç dinginliği ve huzuru amansız bir bağımsızlıktan çok devinimlerin birbirleriyle olan etkileşimi içinde bulmak mümkün mü? Bu yazıda bu uygulamaların yararları ve şimdiye kadar bilimin bu uygulamalar hakkında söylediklerini okuyabileceğiz. İlgili kurumlar Mindfulness Hareketi Mobil Tıbbi Görüntüleme Cenka Home Lift İlgili diğer yazılar Üç adımda evde bakım kurumu seçimi İleri yaştakiler için meditasyon Bir kazan-kazan ilişkisi: yaşlı birey ve evcil hayvan Tai chi ve Qi gong hakkında ne biliyoruz? Birçok klinik araştırma çeşitli sağlık sorunları yaşayan kişilerin bu uygulamalar sayesinde bir takım faydalar gördüğünü gözlemledi. Tai chi ve Qi gong uygulamalarının faydası konusunda ne biliyoruz? Tai chi yapmak yaşlı bireylerin ve Parkinson hastalarının denge ve direnç yetilerini kuvvetlendirmekte, diz osteo artrit sorunu çekenlerin sırt ağrılarına iyi gelmekte, kalp, kanser hastalarının ve benzeri kronik rahatsızlıklar yaşayanların yaşam kalitelerini arttırmaktadır. Tai chi ve Qi gong fibromialji olarak bilinen yumuşak doku rahatsızlığına bağlı ağrılara iyi gelebilmekte ve bu sayede bu rahatsızlığı yaşan kişilerin yaşam kalitesini arttırmakta. Qi gong un boyun ağrılarına iyi geldiği düşünülmekte ancak araştırmalar bu konuda henüz kesin bir bulguya varabilmiş değil. Tai chi aynı zamanda yaşlı bireylerin mantık yürütme yetilerini de güçlendirmekte. Bu faydalarının yanı sıra bu iki uygulama da gerginliği, anksiyeteyi azaltmakta. Ancak anksiyete hakkında yürütülen araştırmalar bu uygulamaların anksiyeteye iyi geldiğine dair kesin bir sonuç elde etmiş değil. Tai chi ve Qi gong ne kadar güvenli? Tai chi ve Qi gong şu ana kadar elde edilen bilgiler ışığında oldukça güvenli uygulamalar olarak gözükmete. Tai Chi ve Qi Gong nedir? Tai chi ve Qi gong zihin ve bedenle iletişime geçmemizi sağlayan yüz yıllardan beri uygulanan yöntemlerdir. Odaklanma, nefes alıp verme ritmi ve rahatlama unsurlarıyla birlikte uygulanan bu yöntemler belirli postürleri yani beden duruşlarını güçlendirmeyi sağlar. Hareketler yürürken, ayakta dururken ya da oturarak yapılabilirler. Qi gong un aksine tai chi hareketleri, hızlı bir şekilde yapıldıkları taktirde bir dövüş ve müdafa yöntemi olabilmektedir. Dahası Tai chi ve Qi gong u kitaplardan ya da vidyolardan öğrenmek hareketlerin doğru yapıldığı anlamına gelmemektedir. Güvenilen bir kaynağa söz gelimi hekiminize önerebileceği bir Tai chi ya da Qi gong öğretmeni olup olmadığını sormak sağlıklı bir yöntem olacaktır. Eğer Tai chi ya da Qi gong yapılıyorsa bu durumun hekime bildirilmesinde fayda olacaktır. Böylece tedavinin ve bakımın daha koordineli bir şekilde ilerlemesi sağlanmış olur. ​

Yaşlı bireyler için denge egzersizleri Ana sayfa > Sağlıklı yaşam > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Bacağı yana açarak kaldırma 2. Tek ayak üzerinde dizi bükme 3. Çizgi üzerinde yürüme 4. Sandalyeye oturup kalkma 5. Sağ bacaktan sol bacağa sallanma 6. Bacağı arkaya kaldırma 7. Sandalye plank hareketi 8. Kolu saat yönünde açma 9. Basamak hareketi 10. Tek ayak üstünde eğilme Denge yetisi gündelik her hareketimizde önemli bir unsurdur. Özellikle ileri yaşlarda ister yürürken olsun ister basamakları inerken ya da yön değiştirdiğimiz anlarda denge faktörü bedenimizi istediğimiz gibi yönlendirmede ve denge yitimine bağlı düşme kazalarını önlemede yaşamsal bir yetimizdir. Bu nedenle denge antrenmanları özellikle ilerleyen yaşlarda yaşlı bireyin önemsemesi ve yaşam rutinine dahil etmesi gereken bir faaliyettir. Sıralanan egzersizleri üçer set halinde her bir sette 8 - 12 tekrar olarak yapmanızı öneriyoruz. Eğer fiziksel aktiviteye hiç alışık değilseniz ya da önemli sağlık problemleriniz varsa egzersizlere başlamadan önce doktorunuzla görüşünüz. İlgili kurumlar Fit in Class Eve Ultrason Erişim Sistemleri İlgili diğer yazılar Evde fizik tedavi kurumu seçimi Dengenizi test etmenin basit bir yolu 60 yaşından sonra sosyal yaşam Bacağı yana açarak kaldırma Bu hareket için bir sandalyeden yardım alacağız. Sandalyenin sırt kısmını dengemizi kaybedersek tutunmak için kullanacağız. Sandalyenin yanında dik bir şekilde esas duruş pozisyonu alıyoruz ve bir bacağımızı yana doğru dizimizi bükmeden art arda 8-12 defa açıp kapatıyoruz. Ve hareket sırasında çalıştırdığımız bacağımızın ayağını yere değdirmiyor böylece dengemizi çalışmış oluyoruz. Hareketi 3 set yani 8x3 olarak her iki bacak için tekrarlıyoruz. Setler arasında gerektiği kadar dinleniyoruz. Tek ayak üzerinde dizi bükme Bu denge hareketi için de bir sandalyeden yardım alacağız. Dış taraftaki bacağımızın dizini öne doğru kaldırıyor ve bekliyoruz. Hareket sırasında ayağımızı yere değdirmiyor ve dengemizi kaybedersek sandalyeden destek alıyoruz. Hareketi biraz daha zorlaştırmak isterseniz bacağınızla aynı anda kolumuzu da tavana doğru kaldırıyor ve 5 ila 15 saniye bu şekilde bekliyoruz. Egzersizi her bir taraf için üç set olarak yapıyor ve setler arası dinleniyoruz. Çizgi üzerinde yürüme Kollarımızı yere paralel olacak şekilde açıyor ve bir çizgi üzerinde bir ayağımızı diğer ayağımızın tam önüne gelecek şekilde atarak ilerliyoruz. Kimilerimiz ilkokul dönemlerindeki bu yürüyüş şeklini "aldım verdim ben seni yendim" yürüyüşü olarak hatırlıyorlardır. Hareketi üç set şeklinde 20 adım olarak tekrarlıyoruz. Seviyeyi arttırmak isterseniz aynı şekilde ters yani geriye yürümeyi deneyebilirsiniz. Fiziksel aktivitelere yeni başlıyorsanız kendinizi zorlamamanızı öneriyoruz. Sandalyeye oturup kalkma Squat ya da Türkçe yazımıyla skuat diyebileceğimiz bu denge ve koordinasyon egzersizinde bir sandalyeye oturup kalkma hareketi yapacağız. Denge fonksiyonlarımızı ve bacak kaslarımızı tam anlamıyla çalıştırmak için oturup kalkarken kollarımızı yere paralel olacak şekilde öne doğra açık pozisyonda tutacağız. Kollarımızı paralel olarak kaldırmak hareketi çok zorlaştırıyorsa başlarda yukarıdaki şekilde görüldüğü gibi birleştirebiliriz. Bu şekilde üç set halinde 8 - 12 tekrar olarak sandalyeye oturup kalkacağız. Burada dikkat edilmesi gereken nokta bedenimizi sandalyeye atmamak ve adelelerimizi her açıda aktif olarak kullanmaktır. Sağ bacaktan sol bacağa sallanma ​ Bacağı arkaya kaldırma Sandalyenin sırtından iki elinizle hafifçe destek alarak bir bacağınızı dizinizi hafifçe kırarak arkaya doğru kaldırın ve bu şekilde bacağınızı yaklaşık 15 saniye kadar havada tutup geri indirin. Hareketi üç set olacak şekilde tamamladıktan sonra diğer bacağa geçin. Sandalye plank hareketi Bu denge çalışmasında bir sandalye ya da bir masa kullanacağız. Yalnız sandalyenin ya da kullanacağınız masanın kaymayacağından emin olun. Çünkü ağırlığımızı üzerlerine vereceğiz. Sandalyenin sırtı size dönük olsun ve sandalyeden yaklaşık bir adım kadar uzakta durun. Omuzlarınızı gevşetin ve avuç içlerinizle sandalyeyi sıkıca tutup ağırlığınızı sandalyeye doğru bırakın. Bedeninizin düz bir çizgi şeklinde kalmasına özen gösterin. Birçok kas grubunu harekete geçiren bu direnç egzersizi dengenizi de çalıştıracaktır. Düz çizgi şeklinde yarım dakika ile bir dakika arasında bekleyin ve ardından kendinizi sandalyeden destek alarak geriye itin ve dik pozisyona dönün. Setler arasında dinlenmeyi ihmal etmeden hareketi üç set olarak tekrarlayın. Kolu saat yönünde açma Bu hareket için yine bir sandalyeden destek alabilirsiniz. Ayaklarınızı omuz hizasında açık tutarak dik bir pozisyonda durun. Bir kolunuzu öne doğru yere paralel şekilde açın. Önünüzün saat 12'yi gösterdiğini düşünürsek kolunuzun paralelliğini bozmadan kolunuzu saat 6 yönüne doğru çevirin ve tekrar 12'ye getirin. Hareketi 3x12 şeklinde her iki kol için tekrarlayın. Basamak hareketi Basamak hareketi için bir basamak ya da basamak yüksekliğinde üzerine basabileceğiniz bir nesne kullanabilirsiniz. Basamağın önünde ayaklarınız omuz hizasında açık şekilde durun ve bir ayağınızı yavaşça kaldırıp ayak baş parmaklarınızı önünüzdeki basamağa değdirdikten sonra başlangıç noktasına indirin. Burada önemli olan husus diz ve ayağın basamağa çıkma hareketinin başlangıcını art arda yapmasıdır. Dikkat edin. Basamağa çıkmıyorsunuz basamağa çıkıyormuş gibi yapıyorsunuz. Hareketi her bir bacak için 3x12x3 set olarak tekrar edin. Tek ayak üstünde eğilme Onuncu ve son denge egzersizini yapmak için tek elinizle kolayca tutup kaldırabileceğiniz hafif bir nesneye ihtiyacınız olacak. Ayaklarınız omuz hizasında açık olacak şekilde dik pozisyonda durun. Seçtiğiniz nesneyi sağ ayağınızın sağ önüne gelecek şekilde yere bırakın. Sol ayağınızı havaya kaldırıp eğilerek yerdeki nesneyi alın, doğrulun ve eğilerek nesneyi tekrar eski yerine bırakın. Bu alıp bırakma işlemini 8 - 10 defa tekrarlayın. Egzersiz boyunca havadaki ayağınızın yerek değmemesine özen gösterin. Egzersizi her bir bacak için üç set şeklinde tekrar edin. Bu alıştırma hem dengenizi hem de arka bacak ve kalça kaslarınızın çalışmasını sağlayacaktır. Sağlıklı günler dileriz.

Evde bakım nedir ve kimin ihtiyacı vardır? Evde sağlık > Ana sayfa > Tüm metinler Yazıda değinilen başlıklar: 1. Evde bakım hizmeti nedir? 2. Kimin evde bakım hizmetine ihtiyacı vardır? Evde bakım hizmeti alanında uzman bir bakım çalışanının yaşlı bireyin evine giderek yaşlı bireye bakım hizmeti vermesidir. Evde bakım hizmetlerinin temel amacı orta ya da ileri yaştaki kişinin günlük bazı işlerde ve sağlıkla ilişkili kimi konularda eve gelen bakıcıdan yardım alarak evinde görece bağımsız bir şekilde yaşamasının sağlanmasıdır. İlgili kurumlar Aileden biri Güven Hastanesi Alzheimer Vakfı İlgili diğer yazılar Yaşlı hasta yakınları neleri önemsemeli? Faydalı bir hobi: mandala boyama İleri yaşlarda cinsel yaşam Evde bakım hizmeti nedir? Öncelikle evde bakım hizmeti veren kişinin hasta bakıcısı olduğunu ama hemşire olmadığını unutmamak gerekir. Hasta bakıcılarının hemşirelik hizmetlerini verme yetkileri yoktur ancak tersine hemşireler hasta bakım hizmeti de verebilmektedirler. Evde hasta bakımı hizmeti veren kişi hizmetten faydalanan kişiye - doğru beslenme konusunda yardımcı olur, - temizlik, bulaşık gibi ev işlerinde yardımcı olur, - kişisel bakım yapar, - ilaçların zamanında ve doğru dozda alınması için destek olur, - bilgi aktarımında bulunur, - refakat eder, - doktor, hemşire ziyaretini haber verir, - ve basit sağlık konularında yardımcı olur. Bu liste hasta bakıcıyla yapılan anlaşma doğrultusunda genişleyebilmekte ya da daralabilmektedir. Burada önemli olan hangi bakım hizmetlerine ihtiyaç duyulduğunun kesin olarak belirlenmiş olması ve bakıcıyla anlaşılırken bu hizmetlerin istendiğinin net bir şekilde bakıcıya ya da bakım kurumuna aktarılmasıdır. Kimin evde bakım hizmetine ihtiyacı vardır? Bakım hizmetine ihtiyacınız olup olmadığını belirleyebilmek için kendinize basit birkaç soru sorabilirsiniz: - Yaştan ya da hastalık sonrası iyileşme evresinde olduğunuzdan evin içerisinde yardıma ihtiyaç duyuyor musunuz? - Yataktan kalkarken ve yatağa yatarken yardıma gereksiniminiz var mı? - Bulaşık, çamaşır gibi ev işlerinde yardıma ihtiyaç duyuyor musunuz? - Doktor randevularınıza tek başınıza gidebiliyor musunuz? - İlaçlarınızı tek başınıza doğru dozda ve zamanında alabiliyor musunuz? - Gıdanıza özen gösterebiliyor, dengeli beslenebiliyor musunuz? - Kişisel bakımınızı düzenli olarak yapabiliyor musunuz? Bu sorulara verdiğiniz yanıtlar doğrultusunda evde bakım hizmetine ihtiyacınız olup olmadığını aşağı yukarı kestirmeniz mümkündür. Eğer bu sorulara genel olarak "hayır" yanıtını verdiyseniz evde bakım hizmetinin size bir hayli faydasının dokunacağından şüpheniz olmasın. Facebook'ta paylaş